"Nîk ü bed herkes bulur âlemde bir gün ettiğin
Kendi çekmezse cezâ mîrâs kalır evlâdına”
Ziya Paşa
Aydın Murat Demir. 1990 yılın sonbaharında, şairlerin hüzün ve kasvet ayı olarak adlandırdığı Eylül Ayının 8. günü Gümüşhane'nin Yağlıdere Köyünde doğdum. 5 çocuklu bir ailenin 4. ve tek erkek çocuğu olma şansına da bu sırada eriştim. İlk Öğretim 3. sınıfa kadar Yağlıdere Köyü İ.Ö.O'da okuduktan sonra 8. sınıfa kadar olan eğitim için Gümüşhane Gazipaşa İ.Ö.O'a geldim. Lise hayatıma A.F.K Anadolu Lisesinde 4 yıl devam ettikten sonra 2009 yılında KTÜ Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümüne yerleştim. 2013 yılında buradan mezun olup, 2014 yılında Formasyon Eğitimim için yine kürkçü dükkanına geri döndüm.
Daha ilk okul 3 sınıftayken lisanslı olarak futbol oynamaya başladım. İlk antrenmanlarımda kalecilik yapıyordum. Daha sonra sırasıyla Sağ Açık, Sağ Bek, Ön Libero ve son olarak kendimi bulduğum Stoper mevkisinde oynadım.Futbol hayatım boyunca erişebildiğim en yüksek nokta Spor Toto 3.lig oldu. Ayrıca Üniversite Takımıyla bir de Türkiye ikinciliği elde ettim.
Futbolun içindeyken başladı bende ki hakemlik sevdası. Nerden nasıl yerleşti bilmem ama futboldan daha cazip gelmeye başladı. Büyük bir hevesle başladığım bu mesleğe hala ilk günkü heyecanla ve aşkla sarılıp devam ettirmekteyim.
Girişte Ziya Paşa'nın bir beyiti yer almaktadır. Onu da şöyle bağlamak isterim. Allah'a şükür ki babamdan bana en büyük miras onun varlığı ve hala başımzıda olmasıydı. Bizi bu şekilde yetiştirip miras olarak iyi güzel ve ahlaklı olgular bıraktığı için kendisine minnettarım. Aynı düşünceye sahip evlatlar yetiştirebilmek ümidiyle.
"Bir erkek için baba olmakla ölçülmüyor mu hayatın yükü?"
Cahit Zarifoğlu
"Rabbena atina min-ledünke rahmetten ve heyyi'lena min emrina ruşeda . Rabbi'ş rah li sadri ve yesirli emri"
İllaki her birey iyi veya kötü bir şeyleri düşünür ama ne yazık ki düşündüğü şeylerin bir çoğunu da hayata geçiremez. Geçenlerde bir yazıda denk gelmiştim.Spor yapmaya başlamayı planlamak kalori yaktırmaz diye, diyeceğim o dur ki düşünmek bizi hedeflerimize ne kadar yakınlaştırır? Sanıyorum biraz karmaşık bir giriş oldu ama şöyle bağlayacağım. Genelde çok düşünürüm, fikir sahibi olurum ve en çok da anlatmayı fikirlerimle yönlendirmeyi severim. Yalnız bu düşünceleri benden başka bilen birilerinin olmasını da istedim. Blog'un açılış amaçlarından birincisi buydu.
ikinci amaç ise KPSS. Malum hakkında konuşacak pek çok şey var ama ben tek kelime etmeyeceğim. El mahkum biz bu sınavı aşacağız. Düşündüm ve ramazan ayından sonra KPSS için ders çalışmaya kendimi ikna ettim. Bu kez çalışma tarzımı biraz değiştirecek belki de geliştireceğim. Yazarak çalıştığımdan daha fazla şey öğrendiğime göre yine yöntemim yazma olacaktı fakat artık kağıda değil de pps (power point sunumu)'na olacak. Peki ben bu yazdıklarımı neden paylaşmayayım ki. Belki bir aday sayemde bir soru çözer atanır belki kim bilir. Bu düşünceyle bu ders notlarımı da buradan paylaşacağım.
Az çok siyasetle içli dışlı olmaya çalıştım. 2009 referandum döneminde siyasetle tanıştım. Araştırdım, okudum, canlı şahitler dinledim. Beni en iyi anlatana , fikirlerimi savunana destek verdim. bu blog'ta bu tarz siyaset ve gündem içerikli yazılarla da karşılaşmamız söz konusudur.
Diğer bir konumuz ise spor, futbol ağırlıklı yazılar da karşımıza sık sık çıkacaktır çünkü hayatımın büyük bir evresini futbol sahasında geçirmiş birisi için bu konuyu işlemek hiç de zor olmasa gerek.
Yazımın son satırlarına geldiğim şu saate 03:51 Gümüşhane için sabah namazı vakti. Bir işe koyulmak üzereyim. Umarım bu da çoğu heveslerim gibi, genelde olan bağlanma problemlerim gibi sonuçlanmaz ve kalıcılığı sağlayabilirim. Herkese hayırlı sabahlar diliyorum.
Manası : '' Ey Rabbimiz ! Bize kendi katından bir rahmet ver . Ve bu işimizde bize doğruluk ver , bizim için muvaffakiyet ( başarı ) hazırla .'' Rabbim , göğsümü aç , ve işimi kolaylaştır . ''